Dün İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, partisinin Genel İdare Kurulu (GİK) toplantısının ardından yaptığı açıklamada "Buna göre; 31 Mart 2024 tarihinde gerçekleşecek yerel seçimlerde, 81 il ve ilçede partimizin kendi adaylarının, teşkilatlarımızın görüşlerinin yanı sıra, her seçim çevresinde aday adaylarımıza yönelik halkın eğilim ve tercihlerinin dikkate alınarak tespit edilmesine karar verilmiş olup, sürecin yönetiminde parti başkanlık divanımız yetkilendirilmiştir. Bu kararın, ülkemize, partimize, yeniden ayağa kaldırmak istediğimiz Türk siyasetine hayırlar getirmesini temenni ediyorum" dedi.
Çok önemli bir karar tabi.
Netice itibariyle İYİ Parti, 81 ilin tamamından aday çıkaracak ve bu kararın özellikle, İstanbul, Ankara, Kırşehir, Bolu, Adana, Antalya, Mersin, Hatay gibi illerdeki yerel seçimlerde normalde sonucu doğrudan etkilemesi beklenir...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından CHP’nin İstanbul adayının Ekrem İmamoğlu, Ankara adayının da Mansur Yavaş olduğunu öğrenmiş olduk.
Bu açıklamalarla bütün spekülasyonları da bitirmiş oldu Kemal Kılıçdaroğlu ama Millet İttifakının dağılmış olması CHP’nin tabi birçok ilde ciddi anlamda zorlanmasını beraberinde getirecek, bunu görebiliyoruz da şunu da belirtelim, yerel seçimlerde seçmenlerin kararını ekonominin aday, parti gibi konulardan daha fazla etkilemesi bekleniyor.
Ekonomi dediğimiz anda tabi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve genel olarak ise AK Parti’nin ne tür bir aday çıkaracağı konusundan başka hususları önümüzdeki süreçte konuşacağız, belirtelim.
Özellikle yandaş medyanın EYT’yi suçlayan açıklaması insanları ciddi oranda üzüyor. Çünkü seçimde oy almak için çıkarılan EYT ne yazık ki bugün için insanları rahatlatan bir unsurdan daha çok insanların işsizliğine neden olan bir mağduriyet yasası olarak karşımızda duruyor.
EYT'den emekli edildi milyonlarca insan, iş de bulamıyorlar, emeklilikten aldıkları para hayatı idameye yetmiyor, yandı gülüm keten helva, sizin anlayacağınız. EYT neticede ciddi mağduriyetler doğurmuş oldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı seçimlerde en fazla zorlayan konu böyle bir zamanda yaklaşık 7 milyon emeklinin 7 bin 500 TL’ye mecbur edilmesi, insanların ailelerine, çocuklarına, komşularına, tanıdıklarına karşı rezil rüsva olmaları olacak.
Demokrasi böyle bir şeydir. Bir hesap günü gelir çatar… İktidar içinde önümüzdeki yerel seçimler bir hesap gününe dönüşebilme istidadını taşıyor, izlenimlerimiz böyle.
Yandaş medyacı tabi EYT’liyi hedef göstermeye çalışıyor ama inanın buna hiçbir etkisi olmuyor vatandaş üzerinde, çünkü EYT konusu zaten çözülmesi gereken bir sorundu fakat bu konunun yıllarca çözülmeyerek bu noktaya gelmesine neden olan unsurun AK Parti olduğunu herkes biliyor.
Geciktirdi, geciktirdi, şimdi ise seçimde alınacak oy için hem de depremden sonra yasayı meclisten geçirdi, ondan sonra da “çok emekli var” deyip emeklileri açlığa, yoksulluğa, işsizliğe terk etti iktidar.
Hangi emekliyle konuşursak konuşalım, AK Parti’ye bir ceza kesme eğiliminde olduğunu görüyoruz.
Bununla birlikte tarım konusunda atılan adımlar, mısıra verilen düşük rakam, hala şeker pancarında fiyatın açıklanmaması, ayçiçeği gibi onlarca ürünü iktidarın inadına görmezlikten gelmesi, Konya Ovası çöküyor bu gibi konuların iktidarın hiçbir şekilde dikkatini çekmemesi, Konya Ovasına havza dışından su getirilmesi konusunun hiçbir şekilde iktidarın gündemine girememesi, motorinin litre fiyatının 40 liranın üzerine çıkmış olması gibi unsurlar zaten çok büyük bir kitleyi küskün hale getirdi.
Dolayısıyla iktidarın tavrı milletin zihnini allak bullak etti.
Onun için de İYİ Parti’nin kendi başına seçime gideceğini açıklamış olmasının bile AK Parti’yi yeterince rahatlatmayacağı düşüncesi sadece bende yok, belirteyim.
24 TV’yi izliyorum. Yandaş bir kaptırmış kendini, pazarcıya kızıyor. Niye maydanozun fiyatının arttığını sormuş pazarcıya, oda “mazot paraları arttı” demiş. “Mazot parası arttı diye maydanoz bedeli niye artsın kardeşim” diye pazarcıya veryansın ediyor. Suçlu arıyor, iktidarın yaptığı hataları örtbas edecek, bir suç keçisi bulacak…
Yandaşlıkta o kadar ileri gitmiş ki adam mazot parası ile maydanoz fiyatlarının arasındaki korelasyonu bile kuramıyor.
Ama rahat olun, vatandaş kuruyor bu korelasyonu…
Hal böyle iken İYİ Parti’nin almış olduğu bu karara rağmen AK Parti’nin gücünde ciddi bir zayıflama şahsen ben bekliyorum. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş ismine vatandaşın pek bakacağını sanmıyorum, vatandaş emekli maaşına bakacak, bir simidin 8 lira olmasına bakacak, bir litre motorinin 40 liranın üzerinde olmasına bakacak. Okullar açılırken Recep Tayyip Erdoğan’ın emekliye acımamasına bakacak…
Bu noktada, çok rahat bir şekilde ifade edebiliriz ki vatandaş aday ismi ile hiçbir şekilde ilgilenmiyor.
Zaten Konya gibi illerdeki köpek katliamı türündeki konular milletin hafızasında taze…
Bununla birlikte halk, Cumhurbaşkanlığı seçiminde bütün propagandalara, ekonomik sıkıntılara, iktidarın başarısızlığına, “nas” diyerek doların uçmasına neden olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarına rağmen güvenlik, Ayasofya hatırı gibi konulardan dolayı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a oy verdi ama baktı ki ciddiye alınmıyor, millet sefahate devam ederken, memura bir kalemde seyyanen 8 bin lira verilirken emeklinin 7 bin 500 liraya mecbur edilmesi ve hiçbir şekilde merhamet gösterilmemesi gibi hususlardan dolayı Aziz Millet sürecin cezasını bu seçimde kesecekmiş gibi görünüyor. Neticede İYİ Parti’nin kararının etkisi beklenilen etkiyi yapmayacak diyebiliriz.
Ezcümle iktidar partisi için seçim, CHP’nin bu haline, İYİ Parti’nin kararına rağmen zor bir viraja benziyor.
Görünen bu…